Öfkenin kaynağı nedir?

Öfke; kişinin tehdit algılaması, kırılması, mahrum bırakılması yahut bir engelleme ile müsabakasıyla yaşadığı gerilim kaynaklı bir histir. Her insanın yaşamış olduğu olumsuz durumlara karşı öfke reaksiyonu vermesi doğaldır.

Neden öfkeyi ağır yaşarız?

Genellikle hayal kırıklığı, tasa, gerilim, güçsüzlük yahut öteki olumsuz hisler sonucunda ortaya çıkar.

İçsel ya da dışsal nedenler öfkeyi tetikleyebilir. Konuttaki gerginlik, iş yerinde yaşadığınız bir durum, hengame, trafik sıkışıklığı, bir kelam sinirlendirebilir. Bir yaşanmışlığı hatırlatan olay ve hisler eskisine bası yapabilir. Yöneticinin sert tutumu, küçükken maruz kalınan bir durumu anımsatabilir. Eşin rahatsız edici bir davranışı, çocukken ebeveynin yaptığı rahatsız edici durumla özdeşleştirilebilir. Kişiyi olağandan fazla rahatsız eden bir durum, geçmişte yaşanılan bir duyguyu (çaresizlik, yalnızlık, yetersizlik, endişe, acı, ıstırap…) uyandırmıştır.

Öfkenin basamakları nelerdir?

Bir yerlerden başlar, yavaş yavaş olgunlaşır ve ortaya çıkar. Akabinde yatışır ve son noktada pişmanlığa ve vicdan azabına döner. Bu süreçlerin tamamına öfkenin kademeleri diyoruz.

Öfkeye Verilen Tepkiler

Öfkeliyken genelde yapılan 3 farklı reaksiyon vardır: Bastırmak, söz etmek, çözümleyerek dönüştürmeyi öğrenmek.

1-Öfkeyi bastırmak, ki birçok insan bunun gerçek olduğunu düşünür. Sıkıntıdan kaçmak, gereksinimleri görmezden gelmek, üzüldüğü halde hakkını söyleyememek, kendini düşünmeyerek diğerlerini mutlu etmeye çalışmak da öfkeyi bastırma çeşididir. Söz bulmayan öfke bastırıldığında şahsa içeride ziyan verir; yüksek kan basıncına, depresyona, kansere kadar birçok hastalığa yol açabilir.

2-İfade etmek: Saldırganca davranışlar, şikayetler, eleştiren alaycı tabirler kullanma formunda yapılabildiği üzere kendini muhafazaya yönelik bir söz olabilir.

İçinizde tutmak ziyan verici lakin bunu diğerlerini kırmanın mazereti olarak kullanmak öfkeyi çözen bir yaklaşım değildir. Araştırmalara nazaran, öfkelenildiğinde sert tabirler, şiddet, kızgınlık üzere boşaltmalar öfkeyi yükselttiği üzere durumu çözmeye de fayda sağlamaz. En sağlıklısı öfkeyi tetikleyen hisleri bulup onlar üzerinde çalışmaktır.

3-Öfkeyi çözümlemek; öfkeyi oluşturan duyguyu fark etmek: Yaşadığım bu olay yahut karşımdakinin bu davranışı benim hangi hissimi tetikledi? (kaybetme endişem, yalnızlığım, kendimi zayıf hissettiğim, yok sayıldığım üzere hislerimi harekete geçirdi üzere.) Farkındalık etabıdır..

Öfke sorunu olan beşerler nasıl davranır?

Duygusal açıdan değerlendirildiğinde öfke sorunu daima sonluluk hali, dert bozukluklarına yol açarken, öfke nöbeti geçiren beşerler genelde kendilerini denetim edemezler. Hatta kelamlarını ve davranışlarını denetim altında tutmak da zorlanırlar. Birtakım durumlarda denetim sistemi büsbütün devreden çıkar.

Geçmişte verilmemiş reaksiyonları artık misliyle vermek yerine, o hesaplaşmayı o gün kapatmak rahatlık sağlar. Bu da zihinsel seyahat ve his odaklı terapilerle mümkündür.

Hemen herkes bir formda yara almıştır. Görmezden gelinen yaralar içeriden acıtır ya da öfkeye dönüşür. Kendimizi anlamaya, anlatmaya muhtaçlığımız hepimizin var.